Alan Dışı Psikoloji Yüksek Lisans Yapanlar Psikolog Olur Mu?

Psikoloji, bireylerin zihinsel süreçlerini, davranışlarını ve duygusal dünyalarını inceleyen; aynı zamanda insan ilişkileri, ruh sağlığı ve toplumsal dinamiklerle doğrudan ilgili bir disiplindir. Son yıllarda, farklı alanlardan mezun bireylerin psikolojiye duyduğu ilgi artmış ve bu doğrultuda birçok kişi “alan dışı” olmalarına rağmen psikoloji yüksek lisans programlarına yönelmiştir. Bu noktada ise akıllara gelen en temel ve tartışmalı soru şudur: Alan dışı psikoloji yüksek lisans yapanlar psikolog olabilir mi?

Bu sorunun yanıtı sadece bir “evet” ya da “hayır” ile geçiştirilemeyecek kadar kapsamlı ve çok boyutludur. Eğitim sisteminden mevzuata, meslek tanımlarından etik kurallara kadar pek çok faktör dikkate alınmalıdır.


1. Psikolog Kimdir? Yasal Tanımı ve Yetkinlik

Türkiye’de “psikolog” unvanı, 2011 yılında yürürlüğe giren Psikolojik Hizmetler Yönetmeliği ve sonrasında yayımlanan çeşitli düzenlemeler ile belirli standartlara bağlanmıştır. Genel tanımıyla psikolog; psikoloji lisans diplomasına sahip bireylerdir.

Dolayısıyla, Türkiye’de yasal olarak bir kişinin “psikolog” olarak tanınabilmesi için:

  • Bir üniversitenin psikoloji lisans programından mezun olması,
  • Diplomasını YÖK tarafından tanınan bir kurumdan almış olması gerekir.

Yani, yalnızca yüksek lisans eğitimi ile – hele ki farklı bir alanda lisans eğitimi almış bireylerin – psikolog unvanı alması yasal olarak mümkün değildir.


2. Alan Dışı Psikoloji Yüksek Lisansı Nedir? Kimler Başvurabilir?

“Alan dışı” terimi, psikoloji dışında bir lisans programından mezun olmuş bireyleri ifade eder. Örneğin; sosyoloji, felsefe, iletişim, rehberlik ve psikolojik danışmanlık (PDR), tıp, işletme gibi bölümlerden mezun olan bir kişi, psikoloji alanında yüksek lisans yapma hakkı elde edebilir – ancak bu, başvurduğu üniversitenin kabul koşullarına bağlıdır.

Bazı üniversiteler, alan dışından gelen öğrencilere “bilimsel hazırlık” programı uygular. Bu program kapsamında öğrenciye psikoloji temelli temel dersler verilir ve lisans seviyesinde yeterlilik kazanması sağlanır.

Yine de, yüksek lisans sonunda “psikolog” unvanı verilmez. Mezun kişi, yaptığı yüksek lisansın niteliğine göre aşağıdaki unvanlara sahip olabilir:

  • Klinik Psikoloji Yüksek Lisansı: Klinik psikoloji uzmanı (eğer lisans psikoloji ise)
  • Uygulamalı Psikoloji Yüksek Lisansı: Psikoloji bilgisi olan uygulayıcı (psikolog değil)
  • Gelişim Psikolojisi Yüksek Lisansı: Gelişimsel araştırmacı, eğitimci vb.

Eğer lisans eğitimi psikoloji değilse, bu kişi “psikoloji mezunu” sayılmaz. Bu yüzden resmi olarak psikolog unvanı alamaz.


3. Peki Alan Dışı Yüksek Lisans Mezunları Ne Yapabilir?

Alan dışı yüksek lisans yapan kişiler aşağıdaki alanlarda faaliyet gösterebilirler, fakat bu faaliyetleri psikolog unvanıyla değil, yüksek lisans yaptıkları alanın katkısıyla sürdürebilirler:

  • Akademik Kariyer: Psikolojiye dair teorik bilgi kazanımıyla akademik araştırmalar yapabilirler. Özellikle doktora düzeyinde ilerleme sağlayarak akademik ünvanlar elde edebilirler.
  • Kurumsal Alanlar: İnsan kaynakları, kullanıcı deneyimi, reklam ve medya, davranış bilimleri gibi alanlarda psikoloji bilgisini kullanarak çalışabilirler.
  • Danışmanlık ve Eğitim: Kendi uzmanlık alanlarıyla psikolojiyi entegre ederek kişisel gelişim, yaşam koçluğu, eğitim danışmanlığı gibi alanlarda çalışabilirler (ancak psikoterapi yapamazlar).
  • Gelişim ve Araştırma Projeleri: Eğitim, toplumsal cinsiyet, çocuk gelişimi, psikososyal destek gibi alanlarda projeler geliştirip uygulayabilirler.

Ancak tekrar vurgulamak gerekir ki bu kişilerin hiçbir faaliyeti, psikologlara özel yetki alanlarını (örneğin test uygulama, teşhis koyma, terapi yapma) kapsamaz.


4. Klinik Psikoloji Yüksek Lisansı ve Alan Dışı Mezunlar

Türkiye’de bazı özel üniversiteler, psikoloji lisans mezunu olmayan kişilere de klinik psikoloji yüksek lisansı imkânı sunmaktadır. Bu durum, meslek odaları ve etik kurullar tarafından yoğun biçimde eleştirilmektedir. Çünkü:

  • Klinik psikoloji, doğrudan ruh sağlığı ile ilgilidir.
  • Terapötik beceriler ve psikolojik değerlendirme teknikleri, yalnızca lisans eğitimi ile temellendirilebilir.
  • Bu nedenle, psikoloji lisansı olmayan kişilerin klinik psikolog gibi faaliyet göstermesi, etik ve yasal açıdan sorunlu kabul edilir.

Ayrıca, Türk Psikologlar Derneği (TPD) bu tür uygulamalara karşı net bir duruş sergilemekte ve yalnızca psikoloji lisansı olan bireylerin klinik psikoloji yüksek lisansına kabul edilmesi gerektiğini savunmaktadır.


5. Avrupa ve ABD’deki Uygulamalarla Kıyaslama

Avrupa ve ABD gibi ülkelerde de benzer şekilde “psikolog” unvanı, sadece psikoloji lisans eğitimi almış kişilere verilir. Hatta birçok ülkede psikoloji lisans mezunu olunsa bile klinik uygulama yapabilmek için devlet lisansı veya ek sertifikasyon gerekir.

Bu ülkelerde alan dışı bireylerin psikolojiye geçişi mümkündür ama bu geçiş süreci sıkı denetim, denklik ve uzun süreli akademik süreçler içerir.

Türkiye’de ise bu denetimlerin gevşek olması, bazı kişilerin etik olmayan yollarla “psikologmuş gibi” çalışmasına neden olabilmektedir. Bu da toplum sağlığı açısından büyük risk oluşturur.


6. Psikolog Olmanın Tek Yolu Psikoloji Lisansıdır

Tüm bu bilgiler ışığında şu net sonucu çıkarabiliriz:

🔴 Alan dışı psikoloji yüksek lisansı yapanlar, Türkiye’de yasal olarak “psikolog” olamaz.

Ancak bu kişiler, psikoloji bilgilerini kendi alanlarına entegre ederek anlamlı ve üretken kariyerler inşa edebilirler. Akademik araştırmalar yapabilir, insan davranışları üzerine uzmanlaşabilir, farklı disiplinlerle psikolojiyi buluşturabilirler. Önemli olan, hangi unvana sahip olunursa olunsun, etik ilkelere bağlı kalmak ve bireylere zarar vermemektir.

Psikoloji, güçlü bir etik temele ve bilimsel donanıma sahip bir alandır. Bu yüzden, unvan kullanımı konusunda dikkatli olunmalı ve meslek sınırlarına saygı gösterilmelidir.


Ek Not: Psikolojiye İlgi Duyan Alan Dışı Bireyler Ne Yapmalı?

  • Psikoloji lisansı almak için ikinci üniversite ya da açık öğretim programlarına başvurabilirler.
  • Psikoloji temelli sertifika programları ile temel bilgi düzeylerini artırabilirler (ünvan kazandırmaz).
  • Akademik yayınları ve güncel literatürü takip ederek kendilerini geliştirebilirler.
  • Eğer terapi ya da danışmanlık yapmak istiyorlarsa, lisans düzeyinden başlayarak gerekli eğitimi tamamlamaları gerekir.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir